VİYANA'DA YILBAŞI

Üç ay önce Pegasus'un kampanyasını görünce yılbaşında bir yere mi gitsek acaba diye düşünmeye başladık. Arkadaşlarımız Sedef ve Semih'in evinde yer için kura çekmeye kadar vardırdık bu işi... Sonuçta kazanan Viyana oldu :) (Pegasus: 100€ gidiş-dönüş/1 kişi)

3 gecelik Viyana gezi ve eğlence turumuz 2 saatlik sorunsuz uçak yolculuğumuzla başladı. Havaalanından şehir merkezine tren var, fakat kalabalıksanız şehir transferi yapan şirketler de bulmak mümkün. Aynı fiyata denk geliyor hem de otele kadar gidiyorsunuz(C&K : 33€/araç). Biz rezervasyonumuzu internetten yaptık. Çıkışta bizi Robert (namı diğer Erol) isimli şöförümüz Türkçe konuşarak karşıladı

Robert, 14 yıl bir Türk ile evli kalmış bir Alman aslında. Eşinden oldukça güzel Türkçe öğrenmiş. Yol boyunca hayat hikayesini ve şehri anlatıyor bize. Yarım saat sonra otelimizdeyiz

Otelimiz ana merkezin biraz dışında fakat ulaşımın rahat olduğu bir bölgede (130€/gece). Odalar oldukça büyük, ayrıca balkonu da var

Eşyalarımızı bırakıp kendimizi sokaklara atıyoruz. Hava kararmak üzere... İlk durak Schönbrunn sarayı önünde kurulan "cristmas market". Saat 18.00'de kapanıyormuş, acele etmeliyiz...

Metro girişindeki bilet makinelerinden 72 saatlik serbest dolaşım bileti aldık (13.40 €). Bir daha da bizden başka bilet alan ya da basan başka birini görmedik...

Rahat bir metro sistemi var, bir süre metro haritasına alışma süreci geçiriyorsun. Sonrasında hiç problem yok ...

Otelden 10 dakika sonra Schönbrunn sarayındayız

Burası Habsburg ailesinin yani Avusturya İmparatorluk ailesinin yazlık sarayı imiş. Viyana zaten soğuk, ama sanki o bölge daha da bir soğuk...Sarayın bahçesine hediyelik eşyalar satan küçük tezgahlar açmışlar

Biz ise aslında açlıktan ölmek üzereyiz. Zikricim, tezgahta poğaca gibi bir şey gördü ama yemek mümkün değil. İçindeki kaşar bile donmuş :)

Viyana'nın her yerinde ve tabi ki bu bahçede "punch" denen sıcak şarap benzeri bir içecek satıyorlar. Karnımız aç ama içimiz ısınsın dedik...

Altına ısıtıcı yerleştirilmiş şemsiyeler var burda. Biraz ısınıyoruz

Tezgahlara şöyle bir göz atıp (zaten kapatmaya başlamışlardı) yemek için bir yerler aramaya başlıyoruz

Koşup zıplarsak daha çok ısınır mıyız acaba ?

Viyana'daki restorant ve cafe noktalarını Semih ve Sedef çalıştı. Böylesi de güzel oluyormuş. Birileri de artık beni gezdirsin .....

Bir çok şubesi olan "Plachutta" isimli bir restoranta gidiyoruz. Burası Schönbrunn'a yakın bir şubesi

Burada "Tafelspitz" denen, Avusturya'nın en bilinen yemeğini yiyoruz. Bu çok lezzetli haşlanmış dana eti. Haşlama suyunu da çorba şeklinde ikram ediyorlar. Tek porsiyon oldukça büyük. Onun için 2 kişi için 1.5 porsiyon hazırlıyorlar. Yanında patates ve bazı soslarla hazırlıyorlar (22 €/porsiyon)

 

Plachutta'dan sonra, karşısındaki Dommayer Cafe'de de kahvelerimizi hüpletiyoruz

Bu akşam için asıl planımız Schönbrunn sarayı'ndaki konser. Biletlerimizi Expedia üzerinden aldık, ama şehrin içinde her yerde konser bileti satılıyor

                                                 

Konser sonrası metromuza atlayıp şehir merkezine gidiyoruz. Yeni yıl süsleri ile şehir ışıl ışıl....

Sokaklarda dolanıyoruz cafe bulup oturalım diye ama bu şehirde kapalı mekanlarda yer yok. Viyana'da hala sigara yasağı olmadığı için tüm mekanlar duman altı. Ertesi gece yeni yılı karşılayacağız bu sokaklarda. Gidip otelimize dinlenmeyi tercih ediyoruz

31 Aralık sabahı kahvaltımızı ettikten sonra şehir merkezindeki "Hofburg Sarayı"nı gezmeye gittik. (9.90 €/kişi) Aldığımız bilete "Sisi müzesi + kaiser appartments" dahil. Sarayın bir çok yeri var gezilebilecek ama zaman az

Sarayın çoğunluğunda İmparator Franz Joseph ve eşi Elizabeth (yani Sisi)'nin eşyaları sergileniyor

Bu masa 15m ve 22 ayar altından yapılmış. Aynalı bölümlerde yemekler servis ediliyormuş

Bu tarihi bölge içerisinde faytonla tur atabilirsiniz. Azcık pahalı (60€)

Öğle yemeği için alışveriş caddesi olan "Karntner strasse"ye gidiyoruz. Burada tavsiye edilen bir sosisci var (Benetton'un yanında)

İşletenler Türk. Burada o kadar çok Türk var ki, satıcı ile Türkçe konuşunca kimse "aaaa Türk müsünüz ?" demiyor. Biz de tezgahtakilerin Türk olduğunu tahmin ediyoruz ve siparişleri Türkçe veriyoruz. Yadırgayan kimse yok...

Sedef, sosislileri beğenmedi. Biz de "Nordsee" deki deniz ürünlerinden almaya gittik, ama ben yine dayanamadım. Bir de üstüne karidesleri götürdüm :)

Yemekten sonraki durağımız "Viyana opera binası" Bu binanın içini rehber eşliğinde gezebiliyorsunuz (6.5€/kişi). Hangi dilden tur istiyorsanız onun saatini bekliyorsunuz. Ben de sıramı beklerken opera kostümleri ile resim çektirdim. Sonradan dikkatimizi çekti, bu resimleri Sedef ile benden başka kimse çektirmedi. Neden ki.... 

Her gün ayrı bale / operanın sergilendiği bu binada 1500 kişi çalışıyormuş. Düşünün her gün ayrı dekor, ayrı sanatçılar....

Bu gezdiğimiz salonda Mozart, 6 yaşında iken İmparatoriçe Maria Theresa'ya konser vermiş. İmparatoriçe Mozart'ı o kadar çok sevmiş ki onu gıdışından öpüvermiş...

Eski zamanlarda opera, öyle aristokrat bir olay değilmiş zaten. Buraya gelenler ellerinde yiyecekler ve şaraplarla gelir, yerlere oturur ve gösterileri seyredermiş, ama şimdi nerdeee.. bilet bile bulmak mümkün değil

Opera binasından sonra "Museum Quarter" bölgesine gittik. Burası havalar güzelken harika oluyormuş

Bu bölgede sadece 1 müzeye gidebileceğiz. (Kunsthistorisches Museum) yani güzel sanatlar müzesine... (12 €)

Bu bina kraliyet ailesinin sahip olduğu sanat eserlerini bir çatı altında toplamak için inşa edilmiş. Giriş bölümündeki tavanda yuvarlak bir boşluk bırakılmış. Üst katları buradan görmek mümkün. Fırsatı kaçırmadım. Katları koşarak çıktım ve fotoğraf çektirdim

Müzedeki eserler de harika ama bina çok çok güzel. Bakar mısınız müzenin kafesine... Burada nasıl oturulmaz ?

Müzeden çıkışta parlamento binasına doğru yürüdük. İtalya'da mıyız biz ?

Hava kararmaya başladı. Yeni yıl hazırlıklarına başlayacağız, ama önce şehir merkezinde "Cafe Central" de karnımızı doyuruyoruz

Burası en meşhur cafelerindenmiş Viyana'nın. Tatlılarla karnımızı doyuruyoruz. Açıkçası bana hiçbiri hitap etmedi. O kadar da tatlı severim. (Semih'in kaiser tatlısı: 8 €, Apfelstrudel: 6.5€)

Artık Viyana'da yılbaşı hazırlıklarına başlama vakti. Otel odasında İstanbul'dan aldığım meşhur şapkalarımızı takıp sokağa atıyoruz kendimizi. Otelin yanında bir Türk market var. İçecekleri de ondan alıyoruz. Adam bayıldı şapkalarımıza. Marketin içinde istanbul-viyana resminin önünde resmimizi çekti

İçecekler başımızda, bir yandan içiyor bir yandan da sürekli gülüyoruz, çünkü herkes bize bakıyor. El sallayanlar, "süpeeer" diye bağıranlar... Şehrin merkezinde gelen geçen yanımıza gelip fotoğraf çektirmek istiyor. Bu polonyalı kız da onlardan biri :)

Şehirde tam bir İtalyan turist hakimiyeti var. En çok da onlar bağırıp çağırıyorlar, ama hiçbir yerde olay çıkmadı. Bu domuzcuk şapkalılar da bir italyan grup ...Biz burada dikilip birşeyler atıştırırken TV çekimine geldiler. İtalyanlarla bizi çektiler. İzleyen var mı ??? Hangi kanal abi diye soramadık :(

Şehrin 13 noktasına eğlence merkezi kurulmuş. Çoğu yürüme mesafesinde. Herbirinde ayrı müzik türü çalıyor. Şehrin her yerinde etkinliklerle ilgili bilgi ve harita var. Burası da "Rathaus" yani belediye binası ... St. Stephan kilisesinden sonra ben en çok burayı beğendim

veee saat 12... önce balonlar, daha sonra havai fişekler ve fonda Strauss'un Mavi Tuna'sı.... Herkes dans etmeye başlıyor

Konserler sabaha kadar sürüyor ama bizde hal kalmadı. Hem şehir gezisi yapıp hem de yeni yıl kutlamak biraz yorucu oluyor.

Yeni yılın ilk sabahı Schonbrunn sarayını gezmeye gittik. Kimseler olmaz dedik ama içerisi acayip kalabalıktı

Bu saray İmparatoriçe Maria Theresa tarafından düzenlenmiş hanedanlığın yazlık sarayıymış. Genelde sarayda Maria Theresa anlatılmakta. Onunla ilgili kısa bir bilgi :

İmparatoriçe 16 doğum yapmış ve bunlardan 10'u yaşamış. Çocuklarından biri de Fransa kraliçesi Marie Antoinette...

Sarayı gezerken grand tour satın almak çok mantıklı. İçeride Maria Theresa'nın verdiği bir davette konuklar içinde resmedilen küçük Mozart'ı kaçırmayın (mozart'ı çerçeve içine almışlar)

Schonbrunn sarayı'nın bahçeleri çok güzelmiş. Biz soğuktan gezemedik. Zaten kış nedeniyle de resimlerdeki güzelliği yoktu. Ayrıca bahçenin içinde dünyanın en eski hayvanat bahçesi de bulunuyor.

Biz ilk geldiğimiz gün tam anlamıyla gezemediğimiz cristmas market'ı gezip alışveriş yaptık

Öğlen saatlerinde tekrar şehrin merkezi Stephanplatz'a gittik. Buradaki muhteşem kiliseyi gezeceğiz. İçeride yılın ilk ayini vardı

Viyana'daki son günümüzde Viyana'da gitmezsen olmaz denilen meşhur şinitzelci "Figmüller"e gidiyoruz. Şehirde 2 Figmüller restorantı var. Birbirlerine çok yakın. Tavsiyemiz ve herkesin tavsiyesi backerstrasse'dekini deneyin. Neden mi ? Eğer rezervasyonununz yoksa (internetten yapıyorlar) uzun bir kuyruk bekliyorsun. 2. şube daha büyük, sıra daha çabuk geliyor. Tecrübeyle sabit :)

Şinitzel hiçbir zaman tercih ettiğim bir yemek olmadı benim, ama bu güzeldi gerçekten, ama hepsinden güzeli yanında getirdikleri patates salatası... Altı üstü patates demeyin. Muhteşem bir şey...

Bir de şinitzeller çok büyük. Gördüğüm kadarıyla kimse tamamını bitiremedi

Viyana'da görmeyi planladığımız tek bir yer kaldı. Prater... Buradaki eğlence parkı ve içindeki 150 yıllık dönme dolap

Eğlence parkının içi çok güzel, fakat yine hava nedeniyle sadece dönme dolap açıktı. Bİletlerimizi alıp sıraya giriyoruz. Binanın içinde Osmanlı'nın Viyana kuşatması ile ilgili figürler var

ve bizim kabinimiz mi diyeyim, kompartmanımız mı diyeyim bilemeyeceğim, bineceğimiz dönme dolap geliyor....

Hava soğuk zaten, tepeye çıktıkça bir rüzgar esiyor, kabini bir sallıyor ki sorma gitsin. Dönme dolaba gündüz binmek lazımmış çevreden de pek bir şey göremedik ama korkuyla karışık bayağı eğlendik

Bu kabilerde yemek organizasyonu da yapıyorlarmış. Evlilik teklifi için kullanılabilir diye düşündük :)

Burada herkes hediyelik olarak Mozart çikolatası alıyor. Özellikle de markası Mirabell olan tercih ediliyor ama ben bu çikolatayı da pek sevmedim daha doğrusu bir özelliğini göremedim. (Var mı M&M gibisi ?)

Şehirde giyim, hediyelik eşya oldukça pahalı. İşte size bir örnek :

Ertesi sabah uçağa gitmeden önce sevgili arkadaşlarımızın seçtiği "Cafe Demel" de kahvaltı ettik

Viyana'nın en meşhur pastası "Sachertorte" sona kalmıştı. Benim taktığım isimle bir şarşarot'un da tadına bakalım dedik

Bu da bildiğin çikolatalı pasta. Üstünde bir katman kayısı marmelatı var. Ülkemin tatlılarını meşhur etmeliyiz arkadaşlar. Nerde bizim tatlılarımız. Yılbaşı akşamı Cafe Demel'de oturacak yer yok diye dışarıda özel Sachertorte satışı vardı. Ben mi anlamadım ki acaba ?

Cafe'nin mutfağı da ziyaretçilere açık. Şarşarot'un yapılışını gösteriyorlar

Artık güzel İstanbul'umuza dönme vakti. Metro istasyonunda son kez soruyoruz birbirimize. Simmering yönüne mi binicez Ottakring'e mi ?

Özet: Viyana, gerçekten çok güzel bir şehir. Aristokrasiyi tamamen hissediyorsunuz burada. Bizce bu şehri görmenin zamanı bahar ya da yaz ayları, fakat yılbaşında eğlenmek, dans etmek istiyorsanız kesinlikle çok iyi bir tercih

Kaynaklar :

1. On adımda Viyana   (süper bir kitap, tavsiye ederim)

2. www.wien.info